İnsanoğlunun dünya serüveninin en doludizgin kısmıdır gençlik. Fizyolojik ve ruhsal değişimlerin yaşandığı, bir kimlik oluşturma ve bu kimlik ile toplumda yer edinebilme çabası içinde geçen sancılı bir dönem. 15-25 yaş arası diye tarif edilen gençlik döneminin kendine has özellikleriyle iyi değerlendirilmesi birey ve toplum açısından son derece önemlidir.
Hz. Peygamber (sas) “Beş şey gelmeden önce beş şeyin kıymetini bilin; ölüm gelmeden önce hayatın, hastalık gelmeden önce sağlığın, meşguliyet gelmeden önce boş vaktin, ihtiyarlık gelmeden önce gençliğin, fakirlik gelmeden önce zenginliğin.” (Buhârî, Rikâk, 3;Tirmizî, Zühd, 25) buyurarak sahip olunan nimetlerin zamanında değerlendirilmesini öğütlemiş, gençliği de bu minvalde kıymeti bilinmesi gerekenler içinde saymıştır.
Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim, bazı gençlerin yanlış duygu ve düşüncelere kapılmalarından dolayı içine düştükleri ibretlik durumlarından, bazılarının ise övgüye layık hallerinden bahsederek günümüz gençlerine doğru yolu gösterir. Bunlardan ilki Habil ve Kabil adındaki iki kardeşin acıklı hikâyesidir. Bu kıssa; kıskançlık duygusunun bir kardeşin canına kıymaya sebep olacak kadar tehlikeli olduğunu, böylesi bir durumun insanın gençliğinin, ömrünün geri kalanının ve ebedi hayatının mahvına sebep olabileceğini, kurtuluşun ise kulluk bilinci ve Allah’a teslimiyette olduğunu öğretir.
Hz. İbrahim’in hayatıyla ilgili bölümlere bakıldığında gençlik dönemindeki düşünce gücünün etkisinin örneği açıkça görülür. İçinde bulunduğu toplum yerinden dahi hareket edemeyen, kendilerini korumaktan aciz putlara taparken zamanın gençlerinden Hz. İbrahim bu inancı reddetmiş, kimseye hiçbir faydası olmayan taşların ilah olamayacağını kurduğu bir oyunla kavmine ders vererek anlatmıştır.
Aynı şekilde düşünmese de babasını uyarırken nazik bir tavır içinde bulunması kıssayı okuyan günümüz gençlerine sabit fikirli büyüklerimizle konuşurken yumuşak bir üslup kullanılması gerektiğini de öğretir.
Kur’an-ı Kerim’de, varlık içinde güzel kulluğu Hz. Süleyman, sabır ve iffeti Hz. Yusuf ve Hz. Meryem, imanlarında kararlı gençleri Ashab-ı Kehf’in anlatıldığı ayetlerde görmek mümkündür.
İnsanı yaratan ve yapısını en iyi şekilde bilen Rabbimiz gönderdiği elçilerin örnekliği ve yaşamlarından kesitlerin anlatıldığı kutsal kitabımız aracılığıyla kendisine inananları yalnız bırakmamış, gençlik gibi hassas dönemlerde başa gelebilecek hadiselerde nasıl davranılması gerektiğini, takva ve teslimiyetin önemini, imanın gücüyle her zorluğun üstesinden gelinebileceğini göstermiştir.
Milletimizin geleceği olan gençlerin bu şuurla ilerlemesi, bedenen ve ruhen sağlıklı, her alanda başarılı olması duasıyla..
Meryem Çelik