Yat ve tekne üretimi konusunda bir marka haline gelen Alaplı’lı İşadamı Nurettin Yener’in sahibi olduğu Yener Deniz Tekneleri alanında açtığı yeni işyerleri ile büyümeyi sürdürüyor.
BAYAN SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR…
Yener tekne imalatı bünyesinde yeni firmalar ile güçlenmeye devam ettiğini kaydederek, “Bünyemizde büyümemiz sürecek. İnsanın isteyip de yapamayacağı hiçbir şey yok.
Dünyanın ve ülkemizin her noktasında tekne imalatı yapan ve İstanbul Tuzla Nuh Sanayi Sitesinde faaliyet gösteren firmanın sahibi Yener, stajer olarak aldıkları elemanların ileride büyük usta olacağına inandığını kaydetti.
BAYANLAR BU ALANDA ÇOK BAŞARILI
Bayan istihdamına büyük önem verdiklerini de anlatan Yener, “Ülkemizin nüfusunun yarısını erkekler, yarısını da bayanlar oluşturuyor. Maalesef bu eşit dengeyi biz işletmelerimizde göremiyoruz. Biz tecrübelerimizle görüyoruz ki bayanlar bu alanda daha başarılı. Bayan çalışanlarımız işletmenin her alanında katkı sağlıyor. Onlar öne çıktıkça, daha fazla bayan istihdamı da artmaya başlamaktadır. İşletmemiz melek açısından erkeklerin daha fazla çalıştığı bir işletme, geldiğimiz noktada kadınların artı özelliklerinin de etkisini görerek, kadın stajyerlerimize ve çalışanlarımıza yer veriyoruz. Bizdeki çalışmalarda tüm arkadaşlara örnek olsun” ifadelerini kullandı.
İstanbul Tuzla’da yat imalatı sektöründe Yener Deniz Tekneleri olarak yarım asırdır faaliyetlerini sürdüren ve bugünlerde kurumsallaşarak, Ayvansaray’da 1960 yılında babası Necati Yener önderliğinde başlayan ticari faaliyetlerini 1985 yılında 2. Kuşak temsilci olarak bayrağı devir alan Nurettin Yener sektörünün lokomotif gücü haline geldi.
2 nesildir yat sektörünün içinde yer alan ve adından söz ettiren Yener Deniz Tekneleri Bugüne kadar klasik, modern motoryat ve yelkenli tekneleri son teknolojik imkanları kullanıp tekne üretimine başarı ile devam ediyor.
ALAPLI’NIN SEMBOLÜ YATTIR
Alaplı Yat İmalatı Kooperatifi (AYTEK) ilgili değerlendirmelerde bulunduğumuz işyeri sahibi Yener ile yaptığımız söyleşi ile sizleri baş başa bırakıyoruz.
“Ahşap yat Alaplı’nın sembolüdür üst, tekne, kayık, taka. Ahşap tekne yapmak Alaplı için bir semboldür sonuçta. Uzun yıllardır burada bu yatırımlar yapılmadı. Daha çok Istanbul’da yapıldı. Sonrasında esnaflarımız biraz daha gelişti, bilgilendi. Neden Alaplı’mızda bir tersane kurup da bunu buradan çıkartmıyoruz, Alaplı’mızı kalkındıramıyoruz diye düşünce başladı. Bunun doğrultusunda çalışmalar başlatıldı. Öncesinde bir kooperatif kuruldu, sonrasında bir kaç üye arkadaşla birlikte bunlar toparlandı ve bu çalışmalara başlandı. Alaplı’nın ileri gelen arkadaşlarımız, dostlarımız yardımcı oldu ve bir şekilde bugüne gelindi. Burada en fazla 26 metreye kadar tekne yapabiliyoruz, Alaplı’da yapılacak bir tesisin durumuna göre, 30-40 metreye kadar tekne yapabiliriz. Buradaki tesislerin yeterliliği şu anda sınırlı. Bir-çok arkadaşımız, için yetmiyor. Benim buradaki yerim dışında, iki yerim kirada. Dağılıyoruz ve kapasitemizi artıramıyoruz bu şekilde. Benim şu anda seri imalatların var, yerim ve tesisim olsa, senede 10-15 tane kesinlikle satabilirim. Ama şu anda üretemiyorum. 2021’in şu anda yüzde 60’ı dolu, sanırım önümüzdeki günlerde yüzde yüzünü dolduracağız. Pandemiyle birlikte vatandaşın, tekne deniz sektörü ve karavana yönelme durumu oluştu.
AVRUPAYA AÇILMAK ZORUNDAYIZ.
Ben Alaplı Bölücek köyündenim. Babam Necati Yener başlamıştı bu işe Ayvansaray’da 1960’larda. Çocukluğumda geldik buraya, kendi firmamızı kurmuştuk. Ben 1979’da başladım ve o tarihten bu yana aynen devam ediyorum. 84’te Haliç’in temizlenme döneminde bu sanayi sitesi kuruldu. 84’’te Tuzla’da imalata başladık ve o zamandan beri buradayız. Daha önce atölye adı altında yapılıyordu, 2003’’ten beri de şirket olarak devam ediyoruz. Bu sürede, irili ufaklı yurt duasına yüzlerce tekne yapılmıştır. Bugüne kadar binlerce tekne yapmışızdır. Oğlum da bu işe devam etmek istiyor, üçüncü kuşağı da inşallah sektöre katacağız. Aytek Alaplı için bir kurtuluş diyebiliriz. Sanayi ve en önemlisi de istihdam. Oradaki arkadaşlarımız, çocuklarımız boş ve çalışamıyorlar. İstihdam sağlamıyoruz. İstihdamın dışında yurt dışına Avrupa’ya açılmak. Şu anda Alaplı’da Avrupa’ya açılma sınırlı bildiğim kadarıyla. Ama bizim sektör oraya geldiğinde, kesinlikle Avrupa’ya doğru açılma olacaktır. Amacımız Türkiye’deki yat üretimini kaliteli bir şekilde dünyaya gösterip, kaliteyi kabule ettirmek. Şu anda, üretimde dünyada üçüncüyüz. Ama ülkemizde en büyük sorun markalaşma sorunudur”.